Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | üzüm gibi | grapey adj. |
General | üzüm gibi | grapy adj. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | oyuncuların üzüm gibi atıştırmalıkları yanan brendiden alarak yemeye çalıştığı bir oyun | flapdragon n. |
General | tadı üzüm gibi olan | grapey adj. |
General | tadı üzüm gibi olan | grapy adj. |
Anatomy | ||
Anatomy | üzüm salkımı gibi | staphyline adj. |
Gastronomy | ||
Gastronomy | fındık, fıstık, üzüm gibi yüksek enerji veren atıştırmalıklar | gorp n. |
Chemistry | ||
Chemistry | çay, üzüm, elma ve kakao gibi maddelerde bulunan flavonoid grubundan bir madde | flavanol n. |
Botanic | ||
Botanic | üzüm, kuşburnu gibi kendiliğinden yetişen bitkiler | bacca n. |